YIKICI İLETİŞİM
Bir iletiyi karşıdakine doğru aktarmayı ve tam olarak anlaşılmayı sağlayan iletişim sürecine “etkili iletişim” deniliyor. Davranış bilimciler bu tür bir iletişimin nasıl kurulabileceği konusunda çok sayıda görüş ortaya koymuşlardır. Fakat özellikle internet, telefon ve bilgisayar teknolojisinin baş döndürücü bir hızla geliştiği son 20 yılda giderek yaygınlaşan ve hastalıklı bir yaşam biçimine dönüşen bir “olumsuz iletişim” biçimi var: Ben bu iletişim biçimini “yıkıcı iletişim” terimiyle ifade ederek daha ayırt edilebilir hale gelmesini sağlamak istiyorum. İnsanların ruh sağlığını ve insanlararası ilişkileri zayıflatıp yıkıma götüren yıkıcı iletişim kavramına daha çok vurgu yapılmasına ve bu alanda çözümler üretilmesine ihtiyaç var.
Yıkıcı iletişim; insanların kendilerini doğru ifade etme çabası ve kaygısıyla hareket etmedikleri, baştan savma, benmerkezci, çoğunlukla pasif agresif, samimiyet ve empatiden uzak bir iletişim biçimidir. Bu iletişim tarzına yön veren temel motivasyon; iletişim sürecinin kişinin kendi çıkarlarına yönelik olarak nasıl manipüle edileceğidir. Bu bakış açısına göre iletişimin en önemli işlevi, isteklerimizi bir an önce elde etmemizi sağlamasıdır. Bunu sağlamayan hiçbir iletinin ve o iletinin kaynağı olan insanın önemi yoktur; vakit kaybetmeye, ona kulak vermeye değmez.
Bu iletişim biçimini kullanan kişilerin bazı tipik davranışları:
Samimi olmasanız da gecenin geç saatinde veya Pazar günü gibi bir dinlenme gününüzde izin isteme gereği duymadan size mesaj yazıp kendileri için bir istekte bulunabilirler.
Size spam e.posta veya sms gönderirken en ufak bir rahatsızlık duymazlar.
Telefonla aradığınızda, telefonu meşgule düşürmeyi alışkanlık haline getirip bu davranışın, size seslenen birine “sus!” demenin sanal biçimi olduğunu dikkate almazlar.
Siz defalarca ulaşmaya çalışsanız da kendileri gerek görmedikçe geri dönüş sorumluluğu hissetmezler ama kendi ihtiyaçları söz konusu olduğunda taciz derecesine varacak ölçüde sıkboğaz etmekten geri durmazlar.
Mesajlarınıza neden dönmedikleriyle ilgili samimi cevap vermezler; yalan veya çarpık bahanelerle geçiştirler.
“Yapamam/Yapamadım”, “istemiyorum” demek yerine pasif agresif bir duruşla iletişim kurmaktan kaçınırlar.
Telefonla veya sanal yollarla iletişim kurduklarında çoğu zaman kendilerini tanıtmaz, uygunluk durumunuzu sormadan, karşısında emre amade biri varmış gibi davranırlar.
Yazılı iletilerinde “slm”, “mrb”, “tşk” gibi üşengeç ifadelerle elde edilmek istenen talep dışındaki taleplerin gereksiz olduğunu hissettirirler.
Sosyal medyada kendine aykırı gelen düşünce veya eleştirilere küfür ve hakarete varan ifadelerle karşılık verirken hiçbir empati yapamazlar.
Yaptığınız bir başvuru için size ihtiyacı yoksa, istediğiniz bir bilgi için yasal bir yükümlülüğü yoksa geri dönmeyi gereksiz bulurlar.
Yıkıcı iletişim, insanlar arası iliskilerde güveni, samimiyeti, yardımlaşmayı yok eden, değersizlik, yalnızlık duygularını besleyen bir iletişim biçimidir.