Eğitim; bireyin davranışlarında kasıtlı ve bilinçli olarak değişim oluşturma süreci olarak
tanımlanabilir. Eğitim, bireyin iç barışını koruyabilmesine, farklı bir birey olmaktan kaynaklanan özelliklerini koruyarak sosyal uyum yapabilmesine, yaşam hedeflerini elde etmesine, kısacası tüm iyi potansiyellerini ortaya çıkarıp “kendini gerçekleştirmesine” katkı sağladığında amacına ulaşır. Bu anlamda bireyin eğitiminde rol alanların büyük bir sorumluluk üstlendikleri açıktır. Eğitimi bu sorumlulukla sağlayanların ise büyük bir takdir ve saygıyı hakkettikleri kuşkusuzdur.
İlk olarak ailede başlayan eğitim süreci okul sıralarında ve sonrasında iş hayatında da devam eder.
Eğitim, bireylerin olduğu kadar kurumların da sürdürülebilir başarılar elde edebilmeleri açısından kilit bir role sahiptir. Kurumlar kaliteli; yani klişelerden uzak, kişilerin ihtiyaçlarıyla örtüşen, verimliliğe katkı yapan, ehil eğitmenlerce hazırlayıp sunulan, çalışanların yeteneklerini geliştiren, iş ve iş dışı yaşamlarında etkili çözümler üretebilmelerini sağlayan eğitim – öğrenim olanakları oluşturdukları takdirde geleceğe emin adımlarla ulaşabilirler. Dolayısıyla kurumlar da tıpkı bireyler gibi yenilenip geliştikleri takdirde ayakta kalabilirler. Bunu da sağlayacak olan en önemli unsurlardan biri eğitimdir.
Kurumsal, sosyal ve bireysel hayatımızın tamamında vazgeçilmez bir yeri olan eğitimi hakkıyla yerine getiren ve bu essiz görevi üstlenmiş olan tüm değerli öğretmenlerimizin #24Kasim #OgretmenlerGunu kutlu olsun.